İslâmiyet’te, mîras hukuku ile ilgili hususlar, ayrı bir ilim
              konusudur. Bu taksîmât, Allalhü teâlâ tarafından Kur’ân-ı kerîmde
              bildirilmiştir. Buna ferâiz ilmi denilmektedir. Ferâiz, farz
              kelimesinin çoğulu olup, mirasta; vârislere tâyin olunan hisseler,
              paylar demektir. Âlimler, ferâiz ilmini: “Vefat eden kimsenin
              bıraktığı malın, kimlere verileceğini ve nasıl dağıtılacağını
              gösteren ilimdir” şeklinde tarif ettiler.
Allahü teâlânın
              Kur’ân-ı kerîmde en açık ve en geniş bildirdiği şey; ölüden kalan
              mirasın nasıl dağıtılacağıdır. Burada yapılacak işlerin çoğu farz
              olarak emrolunduğu için, hepsine ferâiz dendi. Zîrâ bu ilim nass
              yâni Kur’ân-ı kerîm ile sabittir. Resûlullah efendimiz bir hadîs-i
              şerîfinde; “Ferâiz ilmini öğrenmeye çalışınız! Bu ilmi gençlere
              öğretiniz. Ferâiz ilmi, din bilgisinin yarısı demektir. Ümmetimin
              en önce unutacağı, bırakacağı şey bu ilim olacaktır” buyurdu.
              İlmin yarısı buyurulmasının sebebini âlimler; “İnsanın, bir dünyâ,
              bir de âhıret (ölümden sonraki) hayâtı vardır. Ferâiz ilmi,
              öldükten sonra kişiye ait olan bir takım hükümlerden de bahseder.
              Yine ferâiz ilmi, bir kimsenin vefatıyla geride bıraktığı malının
              vârislerine ihtiyarî olarak değil de, zarurî olarak doğmuş hakları
              olması sebebiyle intikâlidir” şeklinde açıklamışlardır.
Ferâiz
              ilmi, fıkhın yâni İslâm hukukunun bir bölümüdür. Fakat şeref ve
              fazîleti sebebiyle müstakil bir ilim dalı sayılmıştır. Bu ilmin,
              sayılamıyacak kadar âlimleri yetişti ve kitapları yazıldı. Emevî,
              Abbasî ve Osmanlılar zamanında, mîras taksimi, ferâiz ilmine göre
              yapıldı.
Ferâiz ilminin kaynakları; Kur’ân-ı kerîm, hadîs-i
              şerîfler ve icmâ-ı ümmet (Eshâb-ı kiramın ve müctehid âlimlerin
              sözbirliği)dir. Nisa sûresi 7-13. âyetleri ile 33. ve 176.
              âyetleri, mîras taksimindeki hak (hisse) sahiplerini
              açıklamaktadır. Bekara sûresi 180-182. ve 233 ile 240.âyetleri ve
              Mâide sûresi 106-108. âyetleri ve Enfâl sûresi 72-75. âyetlerinde
              mîras hukukunun genel hükümleri açıklanmaktadır.
            
Kitap gibi takvim Mevlana Takvimi'nin her gün yayınlanan yeni yazılarını kaçırmamak için mobil uygulamalarımızı indirebilir, internet sitemizi ve sosyal medya hesaplarımızı takip edebilirsiniz.
Kitap gibi takvim Mevlana Takvimi'nin her gün yayınlanan yeni yazılarını kaçırmamak için mobil uygulamalarımızı indirebilir, internet sitemizi ve sosyal medya hesaplarımızı takip edebilirsiniz.
                    Misvak Neşriyat Tic. ve San. Ltd. Şti.
Ceridehane Sk.
                    No: 4
Cağaloğlu / İSTANBUL